KRİPTONLU MUSA: O Bir Kuş, O Bir Uçak, O Bir Superman… – Kubilayhan Yalçın
Nazilere bağlı SS birliklerinin haftalık gazetesi Das schwarze Korps’un 25 Nisan 1940 tarihli sayısında şöyle bir başlık göze çarpıyordu: Jerry Siegel greift ein!, “Jerry Siegel Saldırıyor!” Hayır; Jerome “Jerry” Siegle, General Patton ya da Eisenhover gibi Nazilerle savaşmış bir komutan falan değildi. O, çalışma arkadaşı Joseph Shuster’la birlikte dünyaca ünlü çizgi roman kahramanı Superman’in yaratıcılarındandı! Fakat makalede Siegle’a hakaretler ediliyor, onun fiziksel ve zihinsel olarak “sünnetli” olduğu söyleniyor, adı “Jerry Israel Siegel” olarak yazılıyor, kahramanı Superman’in de “fiziksel olarak aşırı gelişmiş, zihinsel olarak az gelişmiş” bir figür olduğu vurgulanıyordu.[1]
Peki Siegle Nazileri bu kadar kızdıracak ne yapmıştı? 25 Nisan tarihli bu makaleden yaklaşık iki ay önce, Amerikan Look Magazine dergisinin 27 Şubat 1940 tarihli sayısında, Superman Savaşı Bitirse Ne Olurdu? (What If Superman Ended the War?) başlıklı kısa bir macera yayınlanmıştı. Maceranın sonunda Superman Hitler ve Stalin’i yaka paça Milletler Cemiyeti’ne (League of Nations, bugünkü BM’nin öncülü uluslararası kuruluş) getirip, hâkim karşısına çıkartıyordu. Aşağıda bu kısa maceradan bir sayfa görülüyor:
Superman Hitler’e Aryan ırkçılığını ima ederek: “Çenene sert Ari olmayan bir yumruk indirmek isterdim ama buna zaman yok!” diyor.
Jerry Siegel greift ein! başlıklı yazıya Siegle’ın fotoğrafı ve Nazileri çileden çıkaran What If Superman Ended the War? macerasından bir bölüm eklenmiş. Tabii Superman’in Hitler’i ensesinden tutup götürdüğü kısımlar değil.
Siegel’ın soyadı Davud’un Yıldızı eklenerek yazılmış.
Çizgi roman ya da genel olarak popüler kültür, bugün olduğu gibi İkinci Dünya Savaşı yıllarında da etkin birer propaganda aracıydı. Look Magazine’de yayınlanan bu macera, açıkça Amerikan devleti tarafından Nazilere karşı kullanılan kültürel bir silahtı. Naziler de Amerikalılar’a “elinizi gördük” deyip sert bir yanıt vermişti. Yeri gelmişken: Nazilerin ünlü propaganda bakanı Goebbels’in “Bu Superman bir Yahudi” dediği rivayet edilir. Ama bir şey kesindir: O tarihlerden sonra Superman ve benzer materyalin Nazi Almanya’sına girmesi yasaklanmıştır. Bununla birlikte Superman, kendi çizgi evreninde İkinci Dünya Savaşı boyunca Nazilerle mücadele etmeye devam eder.
Peki gerçekten Superman klişelerinde ya da genetik kodlarında Yahudi inanç ve kültürünün bir etkisi var mı? Türkiye’de yaşayan Yahudi toplumuna yönelik yayın yapan Şalom gazetesinin bu soruya net bir yanıtı var. Gazetenin internet sitesinde 11 Ekim 2016 tarihli Süpermen Yahudi köklerine geri dönüyor başlıklı yazıda şöyle deniyor: “Bilinenin aksine Süpermen’in Yahudi bir geçmişi var. Nesillerin okuduğu, sayısız filmi yapılan çizgi kahraman Süpermen, her ikisi de Yahudi olan Jerry Siegel ve çizgi roman ressamı Joe Shuster tarafından yaratılmıştı. Ünlü kahramanın yaratıcısı Siegel, zamanında basına, Süpermen’i Avrupa’da savaşta Naziler ve faşistler tarafından Yahudilere neler yapıldığını öğrendikten sonra esinlendiğini belirtmişti.”[2] Şimdi Superman’in bu dinsel arka planına bir göz atalım…
***
Musa Peygamber’in travmatik çocukluk öyküsünü bilmeyen yoktur: Tevrat’ta ya da İslami kaynaklarda ismi verilmeyen bir Firavun, İsrailoğulları’nın giderek çoğalıp güçlenmesinden endişe etmeye başlamıştır. Ve uğursuz bir kehanete göre de, yine İsrailoğulları’ndan dünyaya gelecek bir erkek çocuk Firavun’un saltanatına son verecektir. Bunun üzerine Firavun, Çıkış 1:22’de karşımıza çıkan şu korkunç emri verir: “Her doğan erkek çocuğu ırmağa atacaksınız; ve her kızı sağ bırakacaksınız.”[3]
Tam da o günlerde Amram ve Yohevet adlı, Levi kabilesine mensup bir çiftin erkek çocukları olur. Fakat paranoyak Firavun’un askerleri bölgede jinekolojik bir terör estirmektedir: Son derece ilkel yöntemlerle hamile kadınlara erken doğum yaptırtıp, erkek çocukları nehre atmaktadırlar. İşte böyle bir ortamda Amram ve Yohevet oğullarını ancak üç ay gizleyebilir. Ardından onu sazdan bir sepete koyarak Nil Nehri’ne bırakırlar. Amram’ın kız kardeşi Miryam, çocuğun akıbetini merak ettiği için sepeti takip eder. Nehir kenarında banyo yapmakta olan Firavun’un kızı ve maiyeti sepeti bulur ve çocuğu kurtarırlar…
Asıl adı Kal-El olan Superman de Musa ile benzer bir kaderi paylaşır. Kalburüstü bir bilim insanı olan Jor-El ve eşi Lara Lor-Van, tıpkı Amram ve Yohevet gibi, yok olmakta olan Kripton gezegeninden oğulları Kal-El’i kurtarabilmek için onu bir rokete koyup Dünya’ya gönderirler. Musa’nın harç, zift ve sazdan yapılma sepeti, Superman’ın çizgi-evreninde küçük bir rokete, galaksilerarası bir uzay aracına dönüşür. Musa’yı tesadüfen Firavun’un kızı bulmuştur, Kal-El’i de Kansas’lı Kent çifti. Superman’ın üvey ailesi hakkında ilk bilgiler 1939 yılında, Action Comics’te yayınlanan maceralarda ortaya çıkıyor. Fakat 39 yılının birinci sayısında Kal-El’i bulan kişi olarak sadece Mary Kent ismi veriliyor. Hatırlarsanız Mary ya da İbrani versiyonuyla Miryam (Meryem), Musa’nın babası Amram’ın kız kardeşinin de adıydı. Musa’nın öyküsünün devamında Miryam, Firavun’un kızına gidip, çocuğa onun adına bakacak uygun bir ebenin olduğunu söyler ve Musa’yı alıp annesi Yohevet’e teslim eder.
George Lowther’ın 1942 yılında yayınlanan romanı The Adventures of Superman’de (Superman’in Maceraları) Çelik Adam’ın üvey anne ve babasının adları Eben ve Sarah Kent olarak geçiyor. Aynı addaki TV dizisinde ise (1948) John ve Mary Kent oluyor. Zaman içinde de Martha ve Jonathan Kent’e dönüşüyor.[4]
Yıllar içerisinde bin bir çeşit Superman varyasyonu ve alternatif evreni yaratıldı. Mesela Superman: Speeding Bullets öyküsünde Kal-El’i Thomas ve Martha Wayne adlı bir çift bulur ve çocuğun adını Clark değil Bruce koyarlar. Bruce Wayne zaman içinde süper güçlerini keşfeder ve Batman adlı bir kahramana dönüşür…
Superman’in 1930’ların sonunda yayınlanan maceralarından birinde Jor-El, Kripton halkını başka bir gezegene tahliye etmek için bir gemi, bir “Ark of space” yapacağını söyler: “I’ll build a ship… An Ark of space! We’ll transport our planet’s entire populace to another world!”[5] Jor-El “Ark of Space” derken Nuh’un Gemisi’ne gönderme yapıyor. İngilizcede Nuh’un Gemisi, “Noah’s Ark”, “Nuh’un Sandığı” şeklinde geçer. Fakat Superman okuyan okumayan hemen herkesin bildiği gibi Jor-El Konsey’i ikna edemez ve Kripton’dan sadece oğlu kurtulur.
Superman biyografisinde karşımıza çıkan dini göndermeler sadece Nuh’un Gemisi’yle sınırlı değil. Kal-El ismine de bir göz atalım…
The Jerusalem Post yazarı Jay Klein, Moses vs Jesus: The Superman Metaphor (Musa, İsa’ya Karşı:
Superman Metaforu) adlı makalesinde, İbranice Kal-El’in (קל-אל) “Tanrı’nın Sesi” gibi anlamlara geldiğini ve bu sıfatın İbrani peygamberler için kullanıldığını söylüyor.[6] Yukarıda da bahsettiğimiz Şalom gazetesinin Süpermen Yahudi köklerine geri dönüyor başlıklı haberinde de Kal-El hakkında şunlar ifade ediliyor: “Karakterin orijinal ismi, evi olan Kripton gezegeninde Kal-EL’dir. İbrani bir fonetiğe sahip olan bu isim, içinde Tanrı’nın adını da barındırmakta. Tevrat’taki birçok karakterin ismi EL eki ile bitiyor. Raşel, Daniel gibi. EL eski İbranicede Tanrı’nın adlarından biri. Keza İsrail havayolları ELAL ‘göklere doğru’ demektir. Burada gökler aynı zamanda Tanrı manasında.” Yukarıdaki listeye, Samuel, Michael (Mikail) Raphael (İsrafil), Gabriel’i de (Cebrail) ekleyebiliriz…
İbranice kal sözcüğü “ses” dışında “hız, atiklik, çabukluk” gibi anlamlara da geliyor. Tabii insan ister istemez Superman’in de hızlı ve atik bir Kriptonlu olduğunu düşünmeden edemiyor…
Superman hayranlarının gayet iyi bildiği gibi Kriptonlu Kal-El’in, Dünya gezegeninde süper güçlere sahip olmasının sebebi sarı Güneş ışınlarıdır. Çelik Adam’ın bir anlamda gücünü Güneş’ten alması, bana Güneş Tanrı Sol Invictus ve kadim Güneş Tanrı kültlerini çağrıştırıyor.
Rich Goldstein, The Daily Beast haber sitesinde yayınlanan Superman is Jewish: The Hebrew Roots of America’s Greatest Superhero (Superman Yahudidir: Amerika’nın En Büyük Süper Kahramanının İbrani Kökenleri) adlı yazısında Çelik Adam’ın göğsündeki logonun da zannedildiği gibi S harfi değil, İbrani alfabesinin on ikinci harfi Lamed olduğunu iddia ediyor.[7]
Goldstein’ın giriş cümlesi de tebessüm uyandırıyor: “Superman, elmalı çörek kadar Amerikalı, şöyle ki her ikisinin de kökeni Orta Doğu.”
Superman logosu, kahramanın ilk maceralarının yayınlandığı 1930’lu yıllardan bu yana sürekli rötuşlara uğradı. Aşağıdaki tabloda logonun evrimini görebilirsiniz.
İbrani Alfabesinin on ikinci harfi Lamed
Superman’in ortası Yin-Yang’ı çağrıştıran başka bir logosu. Ters üçgen okültistlerce su elementinin simgesi olarak kabul edilir.
Kabalistler Lamed’i “gökyüzünde uçan bir kule” (tower in the air) olarak tarif ediyor.8 Lamed’in kendinden önceki on bir harfe göre bazı ayrıcalıkları var. Mesela, Türkçe dâhil Latin alfabesi kullanılan tüm dillerde harfler, sözcükler, hayali bir alt çizgi, başka bir deyişle soldan sağa giden bir hat üstüne yazılır. İbrani, Tibet ve Sanskrit alfabelerinde ise sözcükler hayali bir üst çizgi baz alınarak yazılır. Lamed işte bu çizginin de üstüne yazılan, Tanrı’ya yükselmek, bir olmak şeklinde özetlenebilecek anlamlara sahip bir harf.[9]
Tüm bunlarla birlikte, Superman’in, yaratıcılarının kökeni ne olursa olsun salt Yahudiliğe indirgenemeyeceğini, onun Hiper-Amerikan bir figür olduğunu öne sürenler de var. Çok da haksız sayılmazlar. Noah Berlatsky’nin Superman May Tell A Jewish Story — But It’s Not The One You’d Expect (Superman Bir Yahudi Öyküsü Anlatıyor Olabilir- Ama O Sandığınız Kişi Değil) adlı makalesinde işaret ettiği gibi: Ne de olsa Kripton Yahudilerin anavatanı değil!
***
Çelik Adam’ın spiritüel babalarına gelirsek…
Her ikisi de 1914 doğumlu olan Siegel ve Shuster, Amerika’ya göçmen olarak gelmiş Yahudi ailelerinin çocukları. Siegel Rus, Shuster Hollanda-Ukrayna kökenli. Günümüzde, dünyaca ünlü süper kahramanların hemen hepsinin yaratıcısı geçen yüzyılın başlarında “Amerikan Rüyası”nın peşine düşmüş göçmen Yahudi ailelerinin çocuklarıdır. Örnek mi? Mesela bu yazıyı kaleme aldığımız günlerde hayatını kaybeden, Örümcek Adam, X-Men, Hulk, Iron Man, Dr. Strange gibi karakterlerin yaratıcısı, Romanya kökenli Stanley Martin Lieber ya da nam-ı diğer Stan Lee… Sonra Kaptan Amerika’ya hayat veren Jack Kirby (asıl adı Jacob Kurtzberg) ve Joe Simon (Joseph Henry Simon). Ve Batman’in babaları Bob Kane (Robert Kahn) ve Bill Finger. Bilimkurgu meraklısı yazar Siegel ve çizer Shuster’ın yolları, kolej yıllarında Cleveland’da buluşuyor. İkili, Avrupa’da faşizmin yükselişe geçtiği, İkinci Dünya Savaşı’nın yaklaştığı ve 1929 ekonomik krizi sonrası yaşanan Büyük Buhran (The Great Depression) döneminde bilimkurgu yazarı olmak için yayınevlerinin kapısını aşındırıyor. Siegel ve Shuster’ın çizgi roman tarihindeki ilk “Superman” başlıklı macerası The Reign of the Super-Man, 1933 tarihinde Science Fiction adlı bir fanzinde yayınlanıyor. Fakat bu Superman, Frankenstein imitasyonu bir ucube. Öyküde bir meteor aracılığıyla “üstün insan” yaratmak isteyen “çılgın bilim insanı” Profesör Ernest Smalley, tıpkı Mary Shelley’in Frankenstein’ına benzer bir canavar yaratır.[10] Bu açıdan baktığımızda Superman’in düşünsel kökleri Frankenstein’ın, hatta Stan Lee’nin söylediği gibi Hulk’un da esinlenildiği, yine bir Yahudi miti olan Golem’e uzanıyor.
Jerry Siegel ve Joe Shuster
Siegel ve Shuster, Superman adını Nietzche’nin Böyle Buyurdu Zerdüşt’ü ile popüler olan Übermensch kavramından esinlenmişti. Zerdüşt’ün Türkçe çevirilerinde genel olarak “üstinsan” ya da “üstün insan” olarak geçen bu kavram İngilizceye de çoğunlukla Superman olarak çevrilmişti. Mesela George Bernard Shaw’un Man and Superman (1903) adlı bir oyunu var.
Profesör Smalley’in bu ucube Superman’inin kariyeri çok uzun sürmez. Siegel ve Shuster zaman içinde, çeşitli dergi ve gazetelerde yayınlanan Spy ve “Hayalet Dedektif” Dr. Occult gibi karakterler de yaratır. Superman’in özel yeteneklere sahip bu Dr. Occult karakterinden geliştiğini söyleyebiliriz.
Superman’in modern çizgi roman formatında ve fasikül halinde yayınlanan ilk macerası Haziran 1938’de Action Comics dergisi tarafından basıldı. Aradan geçen yaklaşık seksen yıllık zaman zarfında Çelik Adam’ın süper güçleri, biyografisi, kostüm, logo vb. klişeleri dönüşüp bugünkü halini aldı. (Mesela ilk zamanlarda Superman uçmaz sadece sıçrardı!). Bu dönüşüm sürecinin bittiği, Superman’in evrimini tamamladığını söylemek zor. Siegle’ın da bir vesileyle yazdığı gibi, kahramanın sınırsız güçlere sahip olması, birçok farklı maceraya, çeşitlemeye olanak tanıyor.
***
Bazı Superman klişelerine değinerek bu kısa yolculuğu tamamlayalım. Yunanca krypton “gizli, saklı” gibi anlamlara geliyor. Bazı araştırmacılar Clark Kent kişiliğiyle kripto-Yahudilik arasında da bağ kuruyor. Anti-semitik saldırılara uğrayan Yahudi göçmenlerin de, yaşadıkları topluma adapte olmak için isim değiştirdikleri bir vaka. Kanada doğumlu çizer Joe Shuster bir süre The Toronto Daily Star adlı bir gazetede çalışmıştı. The Daily Star, Superman’in alter egosu Clark Kent’in ilk maceralarda çalıştığı gazetenin de adıydı. Malum daha sonra bu gazete The Daily Planet (Gezegen Günlüğü) oldu. Clark Kent’in adı aktör Clark Gable ve Kent Taylor’ın bireşiminden oluşuyor. Superman’ın yaşadığı şehir de Fritz Lang’in kült bilimkurgu filmi Metropolis’ten. Clark’ın çekingenliği, utangaçlığı kendi deyişiyle gençliğinde çok utangaç olan Siegle’dan geliyor. Superman’in sevgilisi Louis Lane’in adı da Siegle’ın lise yıllarında umutsuzca âşık olduğu bir kıza ait. Soyadı da aktris Lola Lane’den esinleniliyor.
Çizgi roman soruşturmalarımız devam edecek…
Dipnotlar
1-https://research.calvin.edu/german-propaganda-archive/superman.htm
2-http://salom.com.tr/haber-100686 supermen_yahudi_koklerine_geri_donuyor.html
3-Kitabı Mukaddes (1997). s. 57-58. İstanbul: Kitabı Mukaddes Şirketi.
4-http://www.wikizeroo.net/index.php?q=aHR0cHM6Ly9lbi53aWtpcGVkaWEub3JnL3dpa2kvSm9uYXRoYW5fYW5kX01hcnRoYV9LZW50
5-https://content.ucpress.edu/chapters/8741002.ch01.pdf
6-https://www.jpost.com/Blogs/Jay-Bird/Moses-vs-Jewsus-The-Superman-metaphor-520295
7-https://www.thedailybeast.com/superman-is-jewish-the-hebrewroots-of-americas-greatest-superhero
8-https://www.chabad.org/library/article_cdo/aid/137084/jewish/Lamed-Teachers-and-Students.htm
9-https://gnosticteachings.org/courses/alphabet-of-kabbalah/739-lamed.html
10-https://www.lambiek.net/artists/s/shuster_j.htm
Etiketler bilim kurguBilim kurgu Kısa öyküKısa ÖyküKriptonKriptonluKriptonlu MusaStan leesupermanTürk bilim kurgu romanYerli bilimkurgu roman
Bunlar da ilginizi çekebilir...
Üzgünüz - Yoruma Kapalı
Son Yorumlar