Son Veba – Varlık Ergen

Dünya Zamanı İle 01 Nisan 2042, 08.00,
Oleo Gezegeni Komite karşısına çıkmasına dakikalar kala hissettiği heyecanı dizginlemeye çalışan Oleo, yapacağı konuşmanın provasını yaptı bir kez daha. Solungaçlarını aceleyle açıp kapatarak sakinleşmeyi denedi. Faydası oldu da. Komiteye hitap ettiği süre boyunca tıpkı babası gibi bedenini ve sesini kullanmayı bilmişti. Kurula, Oleo halkının önceki yenilgilerini ve büyük kayıplarını anlatırken öfkeli olmalarının haklı sebepleri konusunda kimseden itiraz almadı. Konuşmasının en önemli kısmını bilerek sona saklamıştı. Öncelikle kendi fikirleri için kurul içinde yeterli sayıda müttefik bulmak istiyordu. Onların kalbini yaşanılan acılarla yoğurdu ve ardından komiteyi yüreklendirecek iyi bir gelecek senaryosunu güçlü bir duruşla anlattı. Salon, solungaç sesleri ve kükremelerle inlerken, neredeyse herkesin hem fikir olduğu strateji komitenin onayından bir çırpıda geçmişti. Üyeler artık ”intikam!” diye bağırıyorlardı.
01 Nisan 2042, 13.20, Baykonur Uzay Üssü
Dünya halkları nefeslerini tutmuş bu ana odaklanmıştı. İnsanlar bu devrimin bir parçası olmak adına bulundukları her ortamda hayatı durdurmuş ve kent merkezlerindeki kurulu dev ekranlarla gelişmeleri an be an takip ediyorlardı. Hazırlıklar haftalar öncesinden başlamıştı. Uluslararası Uzay Üssüne gönderilecek olan 14 kozmonot daha şimdiden evrene meydan okumanın birer simgesi olmuşlardı. Bilim insanları, sonuca öylesine yakındılar ki; mutlak zaferlerini gizlemeyip tüm dünyaya ilan etmişlerdi.
Dünya Zamanı İle 01 Nisan 2042, 10.10, Oleo Gezegeni
Oleo, askeri kurulun toplanmasının ardından başlatacağı savaşın ayrıntılarını ve teknolojik alt yapısının süratle hazırlanmasını konuşacağı bu toplantıda en ufak bir tedirginlik hissetmiyordu. Askeri kurul, her daim savaştan yanaydı. Oleo, kurulun toplanmasıyla yavaşça ayağa kalktı ve babasından miras kalan liderliğine yakışır bir ciddiyetle konuşmaya başladı: Halkımızın kuşaklar boyu oksijen ve azot ihtiyacını karşılayan gezegenimiz, maalesef ömrünü bitirmenin eşiğine gelmiştir. Birkaç yüzyıldır ele geçirmeye çalıştığımız konağa yönelik yaptığımız tüm saldırılar üzülerek söylüyorum ki sonuçsuz kaldı. Hazırladığımız ölümcül füzelerimizin etki gücünü arttırmak adına onları tek elde birleştirip, doğrudan gezegenin kalbine fırlatmayı öneriyorum.
01 Nisan 2042, 14.00, Baykonur Uzay Üssü
Kozmonotlar uzay aracına çıkan dar koridorlarda aileleriyle birlikte ilerliyorlardı. Bütün Dünya halkları, canlı yayın araçlarından akan görüntülerle onları izliyorlardı. Kozmonot Valentina (uzaya çıkan ilk kadın kozmonotu onurlandırmak için ona bu isim verilmişti), ”İnsanlığın öncü gücü olmaktan dolayı gururluyum. Bu köklü bir ayrılık değil, birkaç yıl sonra Ay’da kurulumunu bitireceğimiz yerleşkelere sizleri de kabul edeceğiz. Ay, uygarlığımızın uzaydaki bir basamağı olmasının ötesinde bize birer yurt olacaktır!”. Kulakları sağır edercesine duyulan alkış sesleriyle uğurlandı Valentina ve ekibi.
Dünya Zamanı İle 01 Nisan 2042, 12.45, Oleo Gezegeni
Kurulda yükselen homurtular nihayet sona ermişti. Söz alan general memnuniyetsiz bir tıslamayla başladı konuşmasına: Eğer söylediğiniz gibi tek bir hedefe bütün gücümüzle saldıracaksak bunun risklerinden de bahsetmemiz gerekiyor. Eğer önceki denemelerimizde olduğu gibi yenilgiyle karşılaşırsak bu bizim için bir felaket olacaktır. Oleo halkı adına böylesi bir riske girmek ne kadar doğru olur? Bana sorarsanız onları, daha yavaş ama kararlı bir ateş hattında yok etmeliyiz.
01 Nisan 2042, 15.05, Baykonur Uzay Üssü
Çeşitli ülkelerden bilim insanları sırasıyla ekranlarda görünmeye başladılar. Ekranın sağ tarafında kozmonotların uzay aracındaki son hazırlıkları gösterilirken, sol tarafında bilim insanlarının yaptığı açıklamalar yer alıyordu. Ekrandaki yetkili, ”Mars ve diğer gezegenlere yapılacak seferler için son 30 yıldır önümüzdeki en büyük sorun enerji ve ikmal konusuydu. Ay’da bulduğumuz bu kıymetli elementle, uzay boşluğundaki karanlık maddeyi yakalamamız hiç de zor olmadı. ‘Moon Light’ adını verdiğimiz bu element, evrenin görünmez gücünü görünür kıldı. Bundan böyle evrende ulaşabildiğimiz her yere ama her yere insan neslini taşıyabileceğiz. Işınlanabilmeye çok yaklaştık” dedi. İnsanlık, tarihinde ilk kez tek vücut olmuş ortak bir mücadeleye alkış tutuyordu. Bu başarının gururunu her bir insanın yüzünde görmek mümkündü. Sınırları ortadan kalkmış ülkelerin vatandaşları, eşi görülmemiş bu tarihi anda tüm kalpleriyle kozmonotlara iyi dileklerini sunuyorlardı. Yepyeni bir çağı deneyimlemeye hazırlanan insanlık ‘Dünya Vatandaşlığı’ gibi terimlerin sarhoş edici büyüsü altında kendinden geçiyordu.
Dünya Zamanı İle 01 Nisan 2042, 13.50, Oleo Gezegeni
Oleo, son konuşmasını yaptığının bilincindeydi artık. Ya liderliğine yakışır bir tavırla gerekçelerini ortaya koyacak ya da bu işi başkasına bırakacaktı. Derin bir nefes alıp solungaçlarını omuz hizasında açarak konuşmaya başladı. ”Halkımızın en seçkinleri, savaşçılarımız, kaygılarınızı anlıyorum. Geçtiğimiz yüzyıllarda denenen ve yıkım gücünün tahminlerimizin çok daha altında kaldığına şahit olduğumuz saldırılarımızı daha dün gibi hatırlıyoruz. Yapacağımız saldırı kesin bir zaferle sonuçlanmalı. Artık onlar, daha kalabalık ve daha güçlüler ve biz sayıca onlarla boy ölçüşemeyiz. Onları tek hamlede evrenden silmeliyiz. Tek şansımız bu! Tonlarca ağırlığındaki öldürücü kimyasallarımızı gezegenlerine yaklaşıncaya kadar tam bir gizlilikle ilerleteceğiz. Düşmanlarımız tehlikeyi fark edip, onu yok etmeyi deneseler bile kazanan yine de biz olacağız. Atmosfere yayılacak ölüm, adım adım onların peşinde olacak. Patlamadan hemen sonra kırıntı ve parçalara tutunmuş ölümcül virüslerimiz büyük bir hızla gezegenin en ücra yerlerine kadar ulaşacak ve tüm gezegene yayılacaktır. Saldırıdan birkaç gün sonra ise öncü güçlerimiz kalanların icabına bakacaktır. ‘%78 azot ve %21 oksijen’ için saldırı, ya bugün başlamalı ya da hep beraber ölmekte olan gezegenimizde sonumuzu beklemeliyiz. Karar sizin!” diye bitirdi cümlesini. Kurul büyük bir gürültüyle desteğini bildirdi Oleo’ya. Hazırlıklar hemen başladı ve devasa uzay araçları içindeki kimyasal füzeler ışınlanma cihazına doğru yola çıktı. Işın cihazından parça parça ışınlanarak geçen bu araçlar, güneş sistemindeki güvenli bir noktada çevik hareketlerle kenetlenerek büyük bir ölüm makinesine dönüştüler.
Dünya Zamanı İle 01 Nisan 2042, 19.25, Güneş sistemi
Devasa boyuttaki kimyasal füze hiç vakit kaybetmeden ateşlendi ve Dünya’ya doğru yola çıktı.
Dünya Zamanı İle 01 Nisan 2042, 20.40, Ay Yörüngesi
Bir süredir yolculuk halinde olan kozmonotlar nihayet Ay’ın bilindik yüzeyine doğru iniş pozisyonu almışlardı. Bir süredir Dünya ile iletişim kuramıyorlardı. Bunun kaygı verici olduğu hakkında konuşuyorlardı ki Valentina’nın uyarısıyla hayretler içinde Dünya yörüngesine çarpan bombanın varlığını ve atmosferde oluşturduğu havai fişek etkisine benzer ateş yağmurunu fark ettiler.
Dünya Zamanı İle 03 Nisan 2042, 06.00, Ay Yörüngesi
Olea, yaklaşık yüz kişilik bir orduyla uzay aracını ışınlanma cihazından geçirerek Ay’ın yörüngesine vardı. Uluslararası Uzay Aracında bulunan kozmonotların şaşkın bakışları altında askerlerinin bir kısmını Ay yüzeyine bırakarak Dünya’ya yöneldi. Ayrılırken, kozmonotların (insanlar gibi hızlı çoğalabilmek için) deneylerde kullanılacağını, bu nedenle onların kesinlikle yaşaması gerektiğini bildiren keskin bir emir savurmayı da ihmal etmedi. Dünya’ya yolculuğu süresince atalarının insanları yok etmek için yaptığı saldırıları hatırladı; veba, grip, kolera, sıtma, cüzam bunlardan sadece birkaçıydı. İnsanlık tam da ulaşabildiği en büyük güce sahipken, Oleo’nun halkına yenik düşmüştü. Oleo, kıyımın tam ortasına muzaffer bir komutan edasıyla iniş yaptı.
Son

Bunlar da ilginizi çekebilir...

Üzgünüz - Yoruma Kapalı

"Once upon a time in the future: 2121" (Aka: Bir Zamanlar Gelecek: 2121)

Sıcak Kafa / Afşin Kum

HİLE – Bölüm – 1

KUTU – Bölüm – 1

Voidrunner

Kategoriler

Ziyaretçiler

Bugün: 155
Bu hafta: 419
Toplam: 280424